Bitkiler, hayvanlar ve diğer canlılardan birçok yönden farklıdır. Fakat aynı zamanda birçok özellik bakımından da benzerdir. Üşüme olayı ise bitkilerin hem farklı olduklarını hem de diğer canlılar ile benzer olduğunu ortaya koyan bir durumdur.
Hayır Bitkiler Üşümez
Bitkilerin bildiğimiz anlamda bir üşüme hissi duyduklarını söylemek güçtür. Bitkiler hayvanlardaki gibi sinir sistemine sahip olmadıklarından hayvanlardaki üşümeyi bitkilerde görmemiz mümkün değildir. Bunun yerine bitkiler iletim sistemi, fizyolojik ek önlemler ve hormonsal donanım gibi birtakım özelliklere sahiptirler. Öyle ki bu özellikler de hayvanlarda yer alsa da aynı üşüme olayı gibi bitkilerdeki olduğu kadar özelleşmiş değildir.
Örneğin bitki, bünyesindeki hormonları tüm yaşamı boyunca kullanıp bunun sayesinde çevresini tanıyabilir; fizyolojik önlemler alır ve hayatta kalır. Fakat hayvanlar hormonları kısıtlı bir süreçte (örneğin üreme için sadece üreme zamanlarında) kullanır ve hormonlarla yapabilecekleri de sınırlıdır. Bununla beraber birçok soğuğa toleranslı bitkinin hücre içi (ve hücreler arası) donmayı engellemeye yönelik bazı fizyolojik ve biyokimyasal (protein, karbonhidrat ve bazı besin maddelerinin artımı gibi) ek önlemler alarak, doku ve organ donmasını engelleyerek bitkinin donmadan kurtarmaya çalıştığı da bilinmektedir.
Bu basit bilimsel gerçekler bitkilerin diğer canlılardan ve özellikle hayvanlardan nasıl farklı olduklarını göstermekle birlikte üşüme gibi bir olayda da diğer canlılarla aynı durumu sergilemediklerini gözler önüne sermektedir.
Örneğin; ülkemizin daha çok kuzey yarısında ve 1000 rakımın üzerinde doğal yayılışı bulunan sarıçam ağacının (Pinus sylvestris) ekolojik istek olarak soğuğa dayanıklı olduğu ve don olaylarından etkilenmediği bilinmektedir. Bir başka deyişle; sarıçam soğuğa uyum sağlamış, üşümeyen bitkilerdendir.
Bazı bitkilerde ise düşük sıcaklık bitkiye zarar vermeyip aksine uyarıcı etkide bile olabilmektedir. Bazı bitkilerin (örneğin buğdayda ya da soğanlı bitkilerde) kurak iklimdeki uykudan uyanmaları için soğuk ile uyarılmaları ve uykudan uyanıp gelişme evresine geçmeleri gerekmektedir. Burada düşük sıcaklığın kilit rol oynadığı anlaşılmaktadır. (Fizyolojide bitkinin uyarılması için istediği düşük sıcaklık işlemine tabi tutulması olayına ‘vernalizasyon’ adı verilir).
Evet Bitkiler Üşür
Diğer canlılarda olduğu gibi bitkilerin de üşüme ve don olaylarından yani düşük sıcaklılardan etkilenip ‘hastalandığı’ ya da öldükleri bilinmektedir. Normalden düşük sıcaklık tüm canlıları olumsuz etkiler. Soğuğa dayanıklı, soğuk iklime adapte olmuş canlılar da soğuğa belli bir düzeyde dayanabilirler. Bitkilerde de bu durum aynı şekildedir.
Bitkiler ortalama 7 ile 38 °C arasında büyüme ve gelişme faaliyetlerini sorunsuz yürütürler. Bir başka deyişle bu sıcaklılar arasında ‘mutlu’ yaşarlar. Bu rakamlar ortalama olup kutuplarda yaşayan ve tropiklerde yaşayan bitkiler daha uç sıcaklıklarda yaşamlarını sürdürürler.
İnsanların günlük hayatta bitkilere ya cansız muamelesi yaptıkları ya da bitkilerle hayvanları da hatta insanları birbirine karıştırdıkları anlaşılmaktadır. Oysa bu iki davranış da yanlıştır. Bitkiler cansız muamelesi görecek kadar soğuğa dayanıklı değildirler. Aynı zamanda bitkiler hayvanlar ve hatta insanlar gibi de olmayıp bu canlılardan farklı ya da ek özelliklere sahip olabilirler. Bu sebeple bitkileri diğer canlılara benzetmeden biyolojilerini, ekolojik isteklerini ve hatta bitkinin bireysel davranışlarını gözlemleyerek buna göre muamele etmek gerekmektedir.
Örneğin evlerimizde yoğun ölçüde süs bitkisi olarak kullandığımız bitkilerden biri olan Afrika Menekşesi (Saintpaulia ionantha) tropikal bir bitki olup çoğunlukla sıfır derecenin (0 C°) altında yaşayamadığı bilinmektedir.
İnsanlar genelde yetiştirilen bitkiler, süs bitkileri ve zirai bitkiler gibi kültür bitkileri ile daha çok iç içe olduklarından -bu açıdan bakıldığında- bu grup bitkilerin insanlar tarafından daha iyi tanınması gerekmektedir. Örneğin doğu illerimizin peyzaj düzenlemesinde palmiye kullanmak, yetiştirmek yanlış bir uygulama olacaktır. Çünkü palmiye grubu bitkilerin ekolojik istekleri daha çok sıcak iklim koşullarıdır. Bu grup bitkilerin (doğal olmayıp yetiştirilen bütün bitkilerin) ekolojik istekleri bilindiğinde hangi ortamda yetiştirilebileceğinin de öngörüsü yapılabilmektedir.
Üşür Mü, Üşümez Mi?
Sonuç olarak; bitkilerde üşüme olayının hayvanlardaki ve diğer canlılardaki gibi cereyan etmediği ve hayvanlar ile diğer canlılardaki üşüme ile kıyaslandığında bitkinin hem üşüyebildiğini hem de aynı zamanda üşümediğini söylemek mümkün olabilmektedir. Bununla beraber insanlar tarafından yetiştirilen, doğal hâline bırakılmayan bitkilerin de doğada -kendiliğinden- yetiştikleri doğal koşulları gözetilerek üşümeden korunabileceği anlaşılmaktadır.
Kaynaklar:
Aslantaş, R., Karakurt, H., Karakurt, Y. Bitkilerin Düşük Sıcaklıklara Dayanımında Hücresel ve Moleküler Mekanizmalar. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 41 (2), pp. 157-167.
Eser, D., Geçit, H. H. 2007. Ekoloji. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları, Ankara.
Güner, A., Aslan, S., Ekim, T., Vural, M., Babaç, M. T. (Editörler) 2012. Türkiye Bitkileri Listesi (Damarlı Bitkiler). Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi ve Flora Araştırmaları Derneği Yayını, İstanbul.
Margesin, R., Neuner, G., Storey, K. B. 2006. Cold-loving Microbes, Plants, and Animals-Fundamental and Applied Aspects. Naturwissenschaften, 94(2), pp. 77–99.