İnsan türü yeryüzüne hâkim olduğunu sandığı günden -yani yaklaşık olarak sanayi devriminden- beridir diğer canlı gruplarını tahakkümü altına almayı kendine addetmiştir. İnsan türünün diğer canlılara tarih boyunca artan tahakkümü söz konusu canlıların haklarını gündeme getirmektedir.
İnsan türü olarak en gelişmiş hak savunuculuğunu insan hakları üzerinde yapmış olmamız gayet tabii doğaldır. Bundan sonra hayvan hakları üzerinde ilerleme kaydetmiş bulunmaktayız. Lakin ‘bitki hakları’nı ancak uzun yıllar sonra gündeme getirebilmişizdir.
İnsan hakları aşağı yukarı yazılı tarih kadar eskiye dayanmaktadır. Hayvan hakları 20. yüzyıldan itibaren resmiyet kazanmıştır. Bu süreçte bitki hakları akla gelmemiştir doğal olarak. Bitki hakları ancak son yıllarda tartışma konusu olabilmiştir.
Bitki hakları konusunda ilk adımı İsviçre hükümeti atmıştır. İsviçre’de 2008’de bitkilerin ‘onurunu’ korumak için bir etik kurul kurulmuştur. Bu etik kurul özel bir beyanname ile bitkilerin haklarını tasdik eden dünyadaki ilk ülke olmuştur. İsviçre’deki bu etik kurulun yayınladığı belgenin başlığı ise şu şekildedir: Bitkiler Açısından Canlı Varlıkların Onuru: Kendi İyilikleri İçin Bitkilerin Ahlaki Olarak Değerlendirilmesi.
Diğer ülkelerde de önümüzdeki zamanlarda bitki hakları hakkında gelişmelerin doğması muhtemel ve gereklidir. Doğal bitki türleri dahil tüm türlerin haklarını savunacak çalışmaların yapılması elzemdir. Ülkemiz dahil diğer ülkelerde de daha önceden başlayan doğal olmayan bitkileri (ıslah edilen bitkileri) kapsayan haklar hakkında çalışmalar mevcuttur. Islah edilen bitkilerin haklarını kapsayan bu maddeler incelendiğinde; bitki yararından ziyade daha çok insan yararına uygulamaya konan maddeler gibi görünmektedir. Oysa İsviçre örneğinde olduğu gibi diğer ülkelerin de ıslah edilen bitkiler dahil olmak üzere doğada yaşayan tüm bitki türlerini ve onların ‘onurlarını’ kapsayan çalışmalar olması ve yürürlüğe konması gerekmektedir.
Artık günümüzde daha iyi anlaşılmaktadır ki; insan türü olarak diğer canlılara tahakküm hakkımız olmadığı gibi söz konusu canlı gruplarının her birinin ayrı ayrı kendilerine özel hakları mevcuttur. Dolayısıyla bu haklar her ülkede korunmaya da ihtiyaç duymaktadır.
Kaynaklar:
Anonim, 2023. Tarım ve Orman Bakanlığı. Erişim: https://www.tarimorman.gov.tr/, Erişim Tarihi: 12.01.2023.
Chamovitz, D. 2012. What A Plant Knows – A Field Guide To The Senses (Bitkilerin Bildikleri – Dünyaya Bitkilerin Gözünden Bakmak). Metis Yayınları. İstanbul. (Çeviri: Gürol Koca).
Mancuso, S., Viola, A. 2017. Bitki Zekâsı (Verde Brillante). Yeni İnsan Yayınevi, 2.Baskı, İstanbul. (Çeviri: Almıla Çiftçi).
Yaşar, A., Yerlikaya, H. 2004. Dünya’da ve Türkiye’de Hayvan Haklarının Tarihsel Gelişimi. Vet. Bil. Derg., 20:4, pp. 39-46.