Havanın Ayarlarıyla Oynanıyor mu? | Bilimya

2008 Yaz Olimpiyat Oyunları, Çin’in başkenti Pekin’de yapıldı. Açılış, 8 Ağustos günü gerçekleşti. Bu gün Pekin’deki yağmur sezonuna tekabül ediyordu. Çin hükümeti açılış görkeminin zarar görmemesi için yağışın önüne geçtiklerini, oluşacak herhangi bir bulutun yok edileceğini açıkladı. Nitekim yağışsız, güzel bir açılış oldu. Bunu sağlamak için Pekin Hava Durumu Kontrol Ofisi havaya tam 21 noktadan 1.104 füze fırlattı. Çin hükümetinin kısmen de olsa hava durumunu kontrol edebildiği iddiası yeni değil. Çinliler 1958’den beri hava durumunu kontrol etme üstüne araştırmalar yapıyor. Bu tarihten hemen hemen 40 yıl sonra devasa bir hava kontrol programı kurdular. 35 bin insan, 12 bin anti-uçak füzesi ve 30 uçak, hava durumunu kontrol etmek için uğraşıyor.



RUSYA VE ABD’DE ÇALIŞIYOR

Hava durumu kontrolü üzerine çalışan, özelde de yağmur yağdırmayı deneyen tek ülke Çin değil. Başta 1946 yılından beri konu üstünde çalışan ABD olmak üzere, Rusya, İsrail, Tayland, Hindistan, Avustralya, Güney Afrika da benzer projeler üstünde çalışıyor. Peki, Çin, yağmuru kontrol edebileceği iddiasını neye dayandırıyor? Bu iddianın bilimsel bir tarafı var mı? Yağmur üretme çalışmaları bulut döllemesi denilen yöntemle gerçekleştirilir. Bu yöntem, Irving Langmuir, Vincent Schaefer ve Bernard Vonnegut isimli üç kimyacının 1946 yılında yaptıkları çalışmaya dayanmaktadır. Düşük nemli bölgelerde bile gökyüzünde az da olsa su buharı vardır. Yağmur, genelde buharın atmosferde serbest bulunan parçacıklar üstünde yoğunlaşması ve bunun sonucunda havanın nemi taşıyamayacak derecede bir doyum seviyesine ulaşması ile oluşur. Bulut döllemesi, suyun yoğunlaştığı bu yağmur damlası çekirdeklerinin yapay bir şekilde arttırılmasına dayanır. Bu çekirdeklerin sayısı artınca yağmur yağma olasılığının artacağı düşünülür.

BULUT DÖLLEMESİ İŞLEVSİZ

Bu yapay yağmur damlası çekirdekleri tuz, kalsiyum klorür, kuru buz (katı karbondioksit), potasyum iyodür, sıvı propan ya da gümüş iyodür parçacıkları olabilir. Gümüş iyodür en çok tercih edilen parçacıktır, zira kristal yapısı buza çok benzer. Böylece buz parçacıklarının oluşması ihtimalini daha da arttırır. Oluşan buz parçacıkları sıcak havadan geçerse yağmura dönüşür. Bu çekirdekler yerden füzelerle havaya bırakılabileceği gibi, uçak ya da insansız dronlar aracılığı ile de atmosfere saçılabilir. Tabii bu yöntem kullanılarak, bulutların belli bir bölgeye ulaşmadan yağmaya zorlanmaları yoluyla belli bölgelerin daha kuru kalması sağlanabilir. Çin hükümeti 2008 Pekin Olimpiyatları’nda bunu yaptığını iddia etmişti. Bulut döllemesi çok sayıda ülke tarafından kullanılsa da gerçekten işe yarayıp yaramadığı tartışmalıdır. Yöntemin çalışması havada nem olmasına bağlıdır. Bazı bilim insanlarına göre bulut döllemesi işlevsizdir, zaten yağacak olan yağmuru yağdırır. Yapılan çoğu araştırma, yağmur döllemenin yağmur yağma ihtimalini arttırdığını gösterememiştir. 2003 yılında Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi’nin yayınına göre 30 yıl boyunca yapılan çalışmalar, bulut döllemesinin işe yaradığı ile ilgili hiçbir delil sunamadı. Diğer taraftan Amerikan Meteoroloji Topluluğu’na göre bulut döllemesi bazı araştırmalara göre yağmur miktarını yüzde 10 oranında arttırmaktadır. Yağmuru kontrol etme çabası, bilim insanlarının tek hava durumu kontrol projesi değil. Çok sayıda bilim insanı yukarıda söz ettiğimiz bulut döllemesi dahil çok sayıda farklı teknikle hortum ve büyük fırtınaları henüz oluşmadan yok etmek üstüne çalışıyor. Bu konuda henüz başarılı olmuş bir çalışma olmasa da, umut vadeden çok sayıda fikir mevcut.

BM’YE GÖRE SİLAH YAPMAK YASAK

Bunlardan biri hortumların içine sıvı azot bırakacak dronlar göndermek. Hortumlar farklı yüksekliklerdeki sıcaklık ve nem farklılıkları sonucunda oluşurlar. Genelde en yaygın durumda hortumlar, soğuk havanın, altında nemli hava bulunan ve dönen sıcak havayı hapsetmesi ile oluşur. Dronlar çok soğuk olan sıvı azotu hortumun altına taşıyıp serbest bırakacak şekilde tasarlanır. Serbest kalan sıvı azot, hortumun alt kısmını hızlı bir şekilde soğutarak hortumun dengesini bozar. Böylece büyümesine izin vermez. Bu veya benzeri projeler başarılı olursa 100 bin insanın hayatı kurtarılabilir, faciaların önüne geçilebilir. Tabii bu teknolojileri fırtına ve hortumlar oluşturmada kullanıp felaketler de yaratmak mümkün olabilir. Birleşmiş Milletler’e göre hava durumu ile oynayan silahlar yapmak yasaktır. Sonuç olarak hava durumunu bilim kurgu eserlerindeki gibi kontrol etmekten uzak olsak da, kısmi olarak kontrol etmekle ilgili çok sayıda bilimsel çalışma var. Bunların başarılı olup olmadığını şu aşamada bilmiyoruz. Bu konuda nihai cevabın ne olduğunu zaman gösterecek.

Bu yazı Enis Doko’ya aittir ve ilk defa 20 Ağustos 2018 tarihinde www.bilimoloji.com sitesinde yayınlanmıştır.



 


Hakkımızda

Bilimya sitesi, İbni Sina Sağlık Derneği’nin öncülüğünde kurulmuş bir popüler bilim sitesidir. Sitemizde paylaşılmış tüm yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. Sitemizdeki hiçbir yazı kaynak belirtmeksizin başka bir platformda paylaşılamaz.



Bizi Takip Edin


@2020 Tüm Hakları Gizlidir.