İnsanlık tarihi, belli zaman dilimlerinde bilimsel, felsefi ve kültürel uyanışlara sahne olmuştur. MS 7. yüzyılda başlayan İslam Medeniyeti, 15. yüzyılda başlayan Rönesans gibi eski tarihlerde de böyle aydınlanmalar vuku bulmuştur. MÖ 7. ve 6. yüzyılda gerçekleşen bu aydınlanmaya İyon Aydınlanması denir. İlk Çağ Rönesansı’da denilen bu faaliyetler dizisini gerçekleştiren halk, günümüz İzmir ve Büyük Menderes Nehri arasında yaşayan İyonyalılardır.
NELER OLDU?
Aydınlanma öncesi, doğada ve evrende gerçekleşen olayları mitolojilerindeki, her biri farklı işlerle meşgul olan tanrıların işlerine bağlıyorlardı. Olayların sebeplerini araştırmadıkları ve bilmedikleri için tanrısal işlerin ardı arkası gelmiyordu. Böylece birçok tanrıları olmuş ve her birine farklı görevler yüklemişlerdi.. Ancak MÖ 7. yüzyılda başlayan bu gelişmelerden sonra evrende olup bitenleri tanrıların işleriyle değil doğada hakim olan yasalarla açıklamaya başladılar. Öyle ki günümüzde kullanılan “kozmos” sözcüğü Yunanca kökenli olup evrenin düzenli ve rasyonel devinimini belirtmek için kullanılır.
NASIL OLDU?
İyonyalılar, 12 şehir devletinden oluşan bir yapı oluşturmuşlardır. Birbirlerinden bağımsız şehirler halinde yaşadıklarından dolayı çoğu dönemlerde ortak siyası yapıları ve birliktelikleri olmamıştır. Bu durum İyonyalılara özgürce hareket edebilme ve düşünebilme olanağını sağlamıştır. Örneğin, Atina demokrasisinde ifade özgürlüğüne önem verildiği kadar kısıtlamalarda mevcuttu. Yine Atina demokrasisine göre dinsizlikle suçlanıp ölümüne karar verilen ve verilmeyen filozoflar olmuştur. Fakat yukarıda değindiğimiz gibi İyonyalıların böyle bir durumu söz konusu değildi.
Kendilerinin önemli ticaret yolları üzerinde bulunmaları, tarım ve ticaret gibi alanlarda gelişmelerine ve zenginleşmelerine olanak sağlamıştır. Zenginleşmeleri sonucu bilim ve felsefede aşama kaydettikleri de aşikar.
DÜŞÜNCENİN GELİŞİMİ
Bu düşüncenin gelişiminde en önemli isim ise Miletli Thales’dir. Thales her şeyin ana kaynağının su olduğunu öne sürer ve her şeyin su ile başladığını düşünür. Burada önemli olan su ya da görüşün doğru olup olmadığı değildir. Keza Anaksimenes’de su yerine havayı ele alır. Önemli olan Thales’in doğal olayları, büyük bir koruyuculukla yüzyıllardır süregelen kaprisli tanrılarına dayandırmadan doğa yasaları aracılığı ile açıklamaya çalışmasıydı. Kendisi felsefe ve bilimin öncüsü olarak kabul edilir. Aristo’nun anlattığına göre Thales, zeytinin bol çıkacağı zamanı tahmin eder ve halkın zeytinyağı elde etmek için ihtiyaç duyduğu pres makinesini ucuza alıp pahalıya satıp kar ettiği olmuştur. Buna göre kendisinin aynı zamanda bir iş adamı olduğunu da söyleyebiliriz. Güneş tutulmasını bilip matematikte devrim yapmıştır. Kendisinden sonra gelenlere miras düşünceler bırakarak tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır.
SONRASINDA NELER OLDU?
İyon aydınlanması, Atina’da başlayan Yunan aydınlanmasının önayağı olmuştur diyebiliriz. Hatta biraz daha ileri giderek günümüz düşüncelerine benzer düşünce sistemlerini ve felsefeleri geliştirmişlerdir. Thales düşüncesine benzer şekilde “sofist” denen gezici bilginlerin insanlara geleneksel inanç ve ahlaki değerler yerine birtakım şüpheci ve yenilikçi yaklaşımlar ile ücret karşılığı dersler verdikleri bilinmektedir.
Kaynaklar:
Carl Sagan, Cosmos (İstanbul: Altın Kitaplar Yayınevi, 2019), 195-197
https://en.wikipedia.org/wiki/Ionia